


HİPERAKTİF BİR ÇOCUKLA YAŞAMANIN ANA HATLARI & TAVSİYELER
1) HİPERAKTİF BİR ÇOCUĞUN YETENEKLİK SINIRINI KABUL EDİLMELİ
Aile, savunmayı bir yana bırakarak, çocuğun içten gelen bir enerji ile dolu olduğunu ve büyük bir olasılıkla, hemen her kez böyle olabileceğini kabullenmeli. Hiperaktivite tıbbi-medikal bir sorun olup, çocuğun isteğine bağlı değildir. Anne-baba bunu ortadan kaldırmak yerine, kontro l altında tutmayı hedeflemelidir. Çoğu kez, “suçluluk” hisleri ile dolup taşan ebeveynler, böyle bir çocuğu, “model” biri olması için zorlamak yerine, anlayışlı, sabırlı ve tutarlı bir yaklaşımı seçmelidirler.
2) ÇOCUĞUN FİZİKSEL ENERJİSİNİ HARCAYABİLMESİ İÇİN İMKANLAR HAZIRLANMALI
Böyle bir çocuğun enerjisi, kendi içinde muhafaza veya depo edilemez. İyi havalarda emin yerlerde, park’ta ya da korumalı oyun alanları’nda, evde bahçede, bunların hiçbiri yoksa tahsis edilecek özel oyun odalarında oynatılmalıdırlar. Aile veya kardeşler, çocuğun aşırı hareketliliğini artıracak ya da etkileyecek oyun ve dürtülerden, isim takmaktan vb. uzak durmalıdırlar.
3) EVDEKİ DÜZEN, RUTİN AYNEN KORUNMALI
Evin normal-rutin hayatı, zaten düzenlenmiş olan yemek, banyo, iş, çalışma, gezme, yatma zamanları ve benzeri, aynen korunmalıdır. Çocuğa “uygun gelsin” diye yapılacak müsamahalar, gereksiz kolaylıklar, ilerde hayat ve yaşam gerçekleri tarafından affedilmeyeceklerdir.
4.) GEREKSİZ YORGUNLUĞU ENGELLENMELİ
Programsız, rastgele enerji sarfı yorgunluğu, dolayısıyla da çocuğun kontrolunu daha kolayca kaybetmesine neden olur. Çocuğun o anda veya gerektiğinde kullanması gereken ‘inisiyatif’i, ailenin sabrını taşırır, bu da çocuğu daha fazla sinirlendirir ve kısır döngü böylece devam eder durur.
5.) TUTARLI DİSİPLİNİ ELDE TUTMALI
Hiperaktif çocukların idaresinin son derece zor olduğunu hepimiz biliyoruz. En önemli nokta bağırıp çağırmadan, çocuğun istenmeyen bir davranışı değiştirme hususunda, ebeveynin tutarlı ve kararlı olmasıdır. Oyunun kurallarını değiştirmeden, hiperaktif bir davranışa biraz sıcak bakmaya karşın, aşırı agresif, saldırgan, kavgacı davranışlara asla izin verilmemelidir.
6.) DİSİPLİNİ, FİZİKSEL CEZALANDIRMA OLMAKSIZIN UYGULANMALI
Çocuk, kontrol edilemez bir duruma gelince, eğer varsa, bir “izolasyon-tecrit” odası, hatta kendi yatak odası, kuralları anımsatmaya çok yardımcı olabilir. Mümkün olduğu kadar bağırıp çağırmadan, ya belli bir süre için, veya daha iyisi, kendilerini kontrol edebilecekleri zaman geri gelmeleri vadiyle odalarına gönderilmeleridir. Kaide olarak, kapılar kilitlenmemeli.
7.) ÇOCUĞUN DİKKATİNİ ARTIRMALI
Çocuğun, ‘hiper’ olmayan davranışlarını ödüllendirmek, kolayca gözden kaçan, amma en önemli noktalardan biridir. Çocuğa bir kitap veya bir resim gösterilebilir, belirli bir süre izlenildiğinde bir kucaklama ya da övgü dolu sözler onu gerçekten mutlu edebilir. Blok’larla binalar yapma, lego, yap-boz’lar, ‘noktaları birleştirme’ ve bilmeceler son derece yararlıdır. Çocuğun dikkatini derleyebilmesindeki zorluğu düşünerek, bu tür uğraşılar 15-20 dakikayı geçmemelidir. Bir ya da iki kez ara verişten sonra konuya tekrar dönmelidir. Aynı kurallar, normal ders çalışmalarına da uygulanabilirler.
8.) ÇOCUĞU ÇEVRE’NİN KINAMALARINDAN (İsim koyma, şu ya da bu şekilde küçük düşürme) KORUMALI
Eğer komşular örneğin “fena çocuk” diye bir ad takmışsa, bunun ev içine getirilmesine izin verilmemelidir. Eğer mümkünse, “çocuk, fazla enerji ile yüklü” gibilerden nitelendirilmelidir. Çocuk, hemen daima, ailesinin onda ümidi kesmediğiini hissetmelidir.
9.) BABALAR ÇOCUĞUN EĞİTİM VE İDARESİNDE ÇOK DAHA AKTİF BİR ROL ALMALILAR
Aile fertleri, arada sırada beraberce uzağa gittikleri gibi, baba, işten gelince çocukla meşgul olarak anneye nefes aldırmalıdır. Çocuk, ailenin meyvesidir ve herkes, karınca kararınca, elinden geleni yapmakla yükümlüdür. Özellikle erkek çocuklar gelişme çağlarında babalarıyla özdeşleşmek zorundadırlar. Babanın fiziksel kudreti de, onlara, kendilerini kontrol etme hususunda yardımcı olur. Haftada bir iki kez çocuğunu başkasının himayesine (örneğin; büyükanne, büyükbaba, akraba, bakıcı vb.) bırakmak, tüm ailenin nefes almasının sağlar, kişilerin tahammül gücünü artırır. Umarız ki, yakın zamanlarda, bu tür çocuklar için, günlük özel yuva ve spor faaliyetleri -nitelikli bir şekilde- icra edilen yerler; okullarda özel sınıflar, çocuklarımızın ve ailelerin hizmetinde olacaktır.